Yorgunum giden geminin puslu ayazında ...
Gidenin ardından geriye kalan uğultular sarmış dört bir yanı,
bir korku kaplamış bedeni bedenlerimizi.
Hasretler çeker gibi tüketmişiz paylaşımlarımızı yanlışlar yapmışız erken bir geleceğe farkında olmadan adımlar atmışız...
Birbirimizin olmayı denemişiz ama becerememişiz ruhları birire yansıtabilmeyi...
Erken bir yola açılmışız geçiktiğimizi bilmeden, gecikildiğini farkedemeden...
Yollardan ayağımıza takılan çakıl taşlarının ilk sendeleyişinde düşmüşüz
kör bir kuyunun yazgısıına...
Düşünmeye başlamışız sonra ne kadar benimse(me)mişiz aslında biz oluşlarımızı...
Neyin umudunu vermişiz korkak bedenlerimize ya da neyin umutsuzluğunu ki taşıyamamışız ağırlığını...
Şimdi asılı duran bir kaçış var paylaşımın orta yerinden bir yerden bir düğümün kopuşu var ...
Yok oluyor avuntularımız, benliklerimiz ve güne vurumlarımız...
Yok oluyor paylaşımlarımız.....
Birbirimize kattıklarımız ve aldıklarımız...
Siliniyor fotoğraflardan yüzlerimiz...
Şimdi yitip gidiyoruz yitik bir sonbahar hüznüyle ....
00:48
28 NİSAN2006
Ümmühan ÇİFÇİ( TANURA)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder