30 Nisan 2013

ELVEDA

Uzun bir yolun sonunda tükenen adımlarla yığıldı sandalyenin üzerine... Alnından damlayan ter, yüzünde beliren o anlamsız korku ile soluğu kesildi... Bir elvedanın böylesi acılı olacağı bilinirmiydi ki... 
Ölüm en soğuğundan sarmışken bedenini son bir öpücük ne kadar yakabilirdi ki tenini...
Dokunmak ne kadar acıtabilirdi ki...
.....

Hiç olmadığı kadar karanlıktı gökyüzü, sarhoş bir ruh gibiydi... 
Giden, gidilen o yerde yok olan ruh ile kaybolur muydu ki sevgi... 
Aşk bitiyor muydu ölümün başladığı o yerde... 
Ölüm bütün dokunuşları, bütün öpüşleri, bütün sevişmeleri de alıp gidiyormuy du...
İçinden geçiriyordu... Aklında birden çok soru ile uğurluyordu sevgiyi...
Bir yangının alevinde, içinde belirin koca bir boşlukla bir elvedayı en derininde yaşıyordu...
Bir öpücük yakmazken ölü bedeni, kor ediyordu soğuk tek bir dokunuş geride kalanı...



....


Hiç yorum yok: